Chores Konu Anlatımı
Making Requests (Rica etme)
Karşımızdaki insandan bir şeyi yapması için kibarca ricada bulunmak için çeşitli kalıplar vardır. Burada birkaçına yer vereceğiz.
Do you mind + Ving ……….. ? –> Bu kalıbın “zahmet olmazsa” gibi bir anlamı vardır.
- Do you mind washing the dishes? (Zahmet olmazsa bulaşıkları yıkar mısın?)
- Do you mind vacuuming the house? (Zahmet olmazsa evi süpürür müsün?)
- Do you mind ironing my clothes? (Zahmet olmazsa kıyafetlerimi ütüler misin?)
Can / Could you + V1 ………… ? –> Bu kalıp da kibar rica ifadelerinde kullanılabilir.
- Can you set the table, please? (Lütfen masayı kurar mısın?)
- Could you tidy up your room, please? (Lütfen odanı toplar mısın?)
Note: Genellikle “Can you” daha samimi “Could you” daha resmi diyaloglarda karşımıza çıkar.
_________________________________________________________________________________________
How often ………….. ? –> Bu soru kalıbı bir eylemin ne sıklıkta yapıldığını sorarken kullanılır.
- How often do you wash your car? (Sen ne sıklıkta arabanı yıkarsın?)
Bu soru kalıbına sıklıkla şu ifadeleri kullanarak cevap veririz;
Sıklık belirten zarflar (frequency adverbs)
- Always –> her zaman – I always wash my car.
- Usually –> genellikle – I usually wash my car.
- Often –> sıklıkla – I often wash my car.
- Sometimes –> bazen – I sometimes wash my car.
- Seldom –> nadiren – I seldom wash my car.
- Never –> asla – I never wash my car.
Responsibilities and Obligations
Should (-meli, -malı)
Bu kalıp tavsiyede bulunmak veya öğüt vermek için ve yapılması iyi olan durumları belirtmek için kullanılır. Yapılması iyi olmayan durumları belirtmek için de olumsuz hali – shouldn’t kullanılır.
Examples:
- I should tidy up my room. (Odamı toplamalıyım.)
- You should help your mother. (Annene yardım etmelisin.)
Must (-meli, -malı)
Kullanıldığı ifadeye zorunluluk anlamı katar. Bu zorunluluk içten gelen bir zorunluluktur ve zorunluluk konuşandan kaynaklıdır.
Examples:
- We must do the grocery shopping. (Biz alışveriş yapmalıyız.)
- I must do my homework. (Ödevlerimi yapmalıyım.)
Have to (-meli, -malı, zorunlu olmak)
Kullanıldığı ifadeye zorunluluk anlamı katar. Bu zorunluluk dıştan gelen bir zorunluluktur ve kural, yasa vb. durumları ifade eder.
Examples:
- We have to wear uniform at the school. (Okulda üniforma giymeliyiz – giymek zorundayız.)
- She has to turn off her mobile phone on the plane. (Uçakta cep telefonunu kapatmalı – kapatmak zorunda)
Must not / Mustn’t
Yapılması yasak durumları ifade etmek için kullanılır ve verilen durumun yapılmaması tavsiye değil, zorunludur.
Examples:
- You mustn’t turn on your computer. (Bilgisayarını açmamalısın.) – yasak / zorunlu
- He mustn’t use his mobile phone on the plane. (Telefonunu uçakta kullanmamalı.) – yasak / zorunlu
Don’t / Doesn’t have to
Yapılmasına gerek olmayan durumları ifade etmek için kullanılır ve verilen durumun yapılmaması isteğe bağlıdır. Aslında zorunluluk yok.
Examples:
- I don’t have to go to school today. (Bugün okula gitmek zorunda değilim.) – isteğe bağlı
- She doesn’t have to eat this meal. (O bu yemeği yemek zorunda değil.) – isteğe bağlı